Uzay Nedir ve Nerede Başlar?


Uzay, evrendeki tüm enerji ve maddenin bulunduğu çok geniş bir alandır. Tamamen boş değildir. Ama şaşırtıcı bir gerçek var: Evrenin yüzde 5’inden daha azı “normal” yani görebildiğimiz maddedir. Yıldızlar, gezegenler, gazlar, sıvılar, katılar ve küçük parçacıklar bu görünür maddeye dahildir. Geri kalan büyük kısmın karanlık madde ve karanlık enerjiden oluştuğu düşünülür. Bunları henüz doğrudan göremiyor veya ölçemiyoruz, ama evrenin nasıl davrandığını açıklamak için var olmaları gerekiyor.

Uzay aynı zamanda radyasyonla doludur. Bunun bir kısmı evrenin başlangıcından kalma izler taşır. Kozmik mikrodalga arka planı adlı bu ışınım, evrenin 13,8 milyar yıl önce Büyük Patlama ile başladığını gösterir.

Büyük Patlama’dan beri uzay genişliyor. Üstelik bu genişleme sadece sürmüyor, giderek hızlanıyor. Neden hızlandığını kesin olarak bilmiyoruz, ancak bu durumun karanlık enerjiyle bağlantılı olduğu düşünülüyor.

Peki uzay nerede başlar? Resmî olarak genelde Dünya deniz seviyesinden 100 kilometre yükseklik, yani Kármán Hattı, uzayın başlangıcı sayılır. Ancak gökyüzünün bittiği ve uzayın başladığı keskin bir çizgi yoktur. Yükseldikçe atmosfer incelir ve sonunda uzaya dönüşür. Atmosferin en dış katmanı ekzosferdir ve bu katman Dünya’dan en az 10.000 kilometre uzakta sona erer.

Güneş de uzayda önemli bir rol oynar. Güneş’ten çıkan parçacıklar ve enerji, Güneş Sistemi’nin etrafında heliosfer denilen bir “koruyucu balon” oluşturur. Bu etkinin bittiği sınıra heliopoz denir. Helioportun ötesinde yıldızlararası uzay başlar; yani yıldızların arasında kalan geniş boşluk.

Özetle:

Uzay tamamen boş değil, ama çok seyrek.
Görünür madde evrenin çok küçük bir kısmı.
Karanlık madde ve karanlık enerji, evrenin büyük bölümünü oluşturuyor olabilir.
Evren 13,8 milyar yaşında ve genişlemesi hızlanıyor.
Kármán Hattı yaklaşık 100 km’de, fakat geçiş keskin değil.
Güneş’in oluşturduğu heliosfer, bizi uzaydan gelen bazı etkilerden kısmen korur.

Hiç yorum yok